ANASAYFA BİYOGRAFİ KİTAPLAR YAZILAR BİLDİRİLER RÖPORTAJLAR KÜTÜPHANE İLETİŞİM
        Detaylı Arama

Facebook'ta Paylaş

Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: V
Durmuş Hocaoğlu

Yeniçağ Gazetesi / 07.07.2006
Şimdi bir de kısaca, Ergenekon'un esas itibariyle bir Moğol efsanesi olup bilahare işgüzar fanatik birtakım Türklerin uydurma bir tarihi derinlik ihdas etmek gayretiyle Moğollar'dan çalarak kendilerine malettikleri yolundaki iddiayı ele alalım. Filhakika Sayın Türköne'nin de bahsettiği gibi Ergenekon Efsanesi'nin (veya Destanı) bilinen en eski yazılı metni Reşidü'd-din'in Camiü't-Tevarih'indeki bahistir ve burada bu efsane bir Moğol efsanesi olarak kayda geçirilmiştir. İmdi, bu noktada Reşidü'd-din üzerine birkaç cümlecik sarfedelim. Togan'ın İslam Ansiklopedisi'ne yazdığı mufassal makalesinde anlattığına nazaran[1], İlhanlılar devrinde ilim ve siyaset sahalarında mühim mevkılere tırmanan, ekseri şahitlere göre samimi bir Müslüman olarak tarihe geçen, ancak hakkında, az da olsa, İslam'a İsrailiyyat karıştırdığı yollu töhmetler de bulunan Yahudi soylu Reşidü'd-din Tabib, yukarıda ismini zikrettiğimiz meşhur eserini, Budizm'den Sünni İslam'a geçen ve bu suretle de Cengizoğulları'nın İlhanlı kolunun Türkleşmesinin ve İslamlaşmasının yolunu açan Gaazan Han (saltanat müddeti: 1295-1304) zamanında kaleme almaya başladığı ve birinci cildi Türk ve Moğol tarihine, ikinci cildi de Çin, Hind, İsrail ve Frenk tarihine tahsis edilmiş olup ancak Olcaytu Han'a (saltanat müddeti: 1304-1316) takdim ettiği eserinin ilk cildinde Ergenekon Efsanesi'ni kayda geçirmiştir. Fakat, bu eserde Destan Moğollara nisbet edilmiş olmakla birlikte, yine de mes'ele, Sayın Türköne'nin rivayet ettiğinden esasta hayli önemli bir farklılık arzetmektedir; hem de ciddi ve gözardı edilemeyeck bir farklılık. Zira, her ne kadar Efsane Moğollar'ın hanesine yazılmış ise de, müellif Moğolları Türklerin bir boyu olarak zikretmektedir. Bu maksatla, İslam öncesi Türk tarihinin mühim ismi merhum Bahaeddin Ögel'in Türk Mitolojisi isimli eserinde vermiş olduğu, Efsane'nin Reşidü'd-din varyantının tam metin tercümesinin başlangıç kısmını iktibas etmekte fayda görüyorum[2]:
 
"Bu kutsal kitabın[3] girişinde de söylendiği gibi Moğol boyları, genel olarak Türk boylarının bir bölümüdür. Bu her iki kavmin de, şekilleri ve dilleri birbirine benzer. Bunların hepsi de, Nuh Peygamber'in oğlu olan Bulca-Han'ın soylarından türemişlerdir. Bulca-Han, bütün Türk kavimlerinin atası idi. Aradan bir çok asırlar ve uzun zamanlar geçmiştir. Elbette ki bu uzun zaman içinde, olayların bir çokları unutulmuştur. Türklerin başlangıçta, kitapları ve yazıları yoktu. Bunun için de tarih olaylarını yazamamışlardı. Onların belirli ve eski bir tarihleri de yazılmış değildi. Onun için şimdi söylenen tarih olayları da, çok yakın zamanlarda söylenenlere ve nesilden nesile anlatılan bilgilere göre öğrenilmiştir.
 
"Bu boyların oturdukları yerler ve yurtları, hep birbirine bitişiktir. Bunun için de her boyun oturduğu yurdun, nereden nereye kadar uza­dığı, herkes tarafından bilinir. Onların bütün yurtları, Uygur'ların sınırlarından, Hıtay ve Cürçet ülkelerine kadar uzanır. Bu yurtların yerine şimdi Moğolistan adı verilir."
 
"Daha önce Moğol adı verilen bu boyların, aşağı yukarı 2.000 sene önce, Türk boyları ile araları açılmış ve birbirlerine düşman olmuş­lardı. Bu düşmanlık, o kadar büyümüş ve inada dökülmüştü ki, birbir­lerini ortadan kaldırmak için durmadan savaş ediyorlardı. Sözlerine inanılır, doğru sözlü ve bilgili kişilerin anlattıklarına göre Türk boy­ları, Moğollara karşı galip gelmişler ve onları öldürmüşlerdi".
 
NOT:
Bu yazıdaki üç adet dipnot bir sonraki yazıda verilecektir.
Yazıyı PDF dosyası olarak indirmek için tıklayınız. [ Boyutu: 185,58 KB ]
BU DİZİDEKİ YAZILAR
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: I
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: II
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: III
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: IV
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: V
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: VI
Bozkurt, Ergenekon, Filodoksa ve Gerçekler: VII




Copyright ©2006-2024, Durmuş Hocaoğlu

Sitede yayınlanmakta olan yazılar kaynak göstermek şartıyla kullanılabilir.

Anasayfa  |  Biyografi  |  Kitaplar  |  Yazılar
Bildiriler  |  Röportajlar  |  İletişim