ANASAYFA BİYOGRAFİ KİTAPLAR YAZILAR BİLDİRİLER RÖPORTAJLAR KÜTÜPHANE İLETİŞİM
        Detaylı Arama

Facebook'ta Paylaş

Laiklik ve Sekülerlik: III
Durmuş Hocaoğlu

Yeniçağ Gazetesi / 09.06.2006
Türkiye'de alelumum zannedildiğinin aksine, Batı'da Din-Devlet münasebetleri, Batılıların daha yaygınca kullandıkları tabirle Kilise-Devlet münasebetleri, yer-yer birbirinden hayli farklı olabilen üç ana modelde toplanmaktadır: Ayrımcılık (Seperationism), Birlikçilik (Unionism) ve İç-içecilik, veya Karmacılık (Confusionism).
 
Bu ülkelerden mesela Amerika, nevi' şahsına münhasır bir "ayrımcı seküler" sisteme sahip olup, "Kongre, bir din tesis edecek veya bir dinin gereklerinin özgürce yerine getirilmesi yasaklayacak şekilde bir kanun yapamaz" şeklinde ifade edilen 1791 tarihli ve 1 numaralı Anayasa tadilatı (Amendment I) hükmü ile (Congress shall make no law respecting an establishment of religion....) Devlet ve Din (Kilise) alanlarını birbirinden dikkatle ayırmıştır. Ancak, 1930'a kadar, bu anayasa hükmünün sadece Federal Devlet'i bağladığına hükmeden bazı federe devletler (eyaletler) resmi bir din kabul edebildikleri halde bu tarihten itibaren bu hükmün genelleştirilmesiyle federe devletlerdeki bu uygulama kaldırılmıştır. Yine ancak, Debray'ın tariz babında dile getirdiği üzere, Amerikan Milleti'nin inşaında olduğu gibi kültürünün temelinde ve siyasetinde de Din'in, "sivil din" kavramı ile de ifade edilmesine yol açacak kadar derin bir te'siri bulunmaktadır.
 
Resmi bir anayasası bulunmayan İngiltere ise Birlik (Union) Modeli'nin en mümtaz örneklerinden olup, aynı zamanda, gerek Kilise Kaanunları'nın (Canonic Laws) hala muayyen bir miktar cari addedilmesi, gerek Kral'ın hem Devlet'in ve hem de Kilise'nin başı olması ve grekse de daha birçok şekilde Kilise'nin sistem içinde yer almasıyla, bir tür teokratik yapılanma sahibidir.
 
Lutherianizm'in diğer din ve mezheplere göre imtiyazlı din sayılması, hatta Kral ve hükumet üyelerinin bu kiliseye bağlı olmak mecburiyetinde olması bakımından İsveç; keza, Anayasa hükmü olarak (madde: 4) Lutherian-Evangelikanizm'in "resmi ve imtiyazlı din" olması, Devlet tarafından desteklenmesi ve Kral'ın ve hükumet üyelerinin bu kiliseye tabi bulunmak mecburiyetinden dolayı Danimarka; yine, Anayasa hükmü olarak (Madde: 62), resmi Lutherian-Evangelizm'in resmi din olmasından dolayı İzlanda; yine Anayasa hükmü olarak Ortodoksluk'un ülkenin "hakim dini" şeklinde tescil edilmiş olmasından dolayı Yunanistan; Anayasa hükmü olarak Katolisizm'in resmi din olmasından dolayı Monako, Din (yani Kilise) ve Devlet'in iç-içe olmaktan da öte bir Hristiyani Şeriat (Teokrasi) Sistemi oluşturacak kadar iç-içe bulunduğu Batılı ülkelerdir. 
 
Bunların yanında;          Anayasa'nın 44. maddesinde "Devlet, halkın ibadet etmesinin kaadir-i mutlak olan Allah'a karşı bir vazifesi olduğunu şükranla tasdik eder" ifadesinin yer aldığı İrlanda; Anayasa niteliğindeki "Milli Hareketin Prensipleri"nin 1 numaralı maddesinde, Roma Katolik Kilisesi'nin doktrinlerinin ülkenin kaanunlarının ilham kaynağı olarak kabul edildiği ve Katolisizm'in "imtiyazlı birinci din" olduğu İspanya; Anayasa'nın 45nci maddesinde "Devlet, Tanrı'ya ve insanlara karşı sorumludur" ve 46ncı maddesinde ise "Katoliklik Portekiz milletinin geleneksel dinidir; Katoliklik hukuki bir varlık olarak kabul edilir" ifadelerinin yer aldığı Portekiz; bir "din sözleşmesi" olan 1929 tarihli Lateran Konkordatosu ile, Papa'nın Vatikan Devleti üzerindeki tam hakimiyeti ve Katolik Kilisesi'ne birçok sivil alanda imtiyazlı konuların resmen kabul edildiği ve Katolisizm'in resmen "imtiyazlı birinci din" hüviyetini haiz olduğu İtalya da, Yarı-Teokrat denebilecek bir yan-yana sistemin geçerli olduğu ülkelerdir.
 
Hamiş: Laiklik ve Sekülerlik konulu dizimi aniden inkıtaa uğratmayı doğru bulmadığım için mufassalan üzerinde durmak istemediğim, ancak ciddiyetle masaya yatırılması gerektiğine kaani olduğum bir husustan, şimdilik birkaç cümlecik ile bahsederek kifaf-ı nefs etmek istiyorum: Bir müddettir hayli farklılaşan bir "ideolojik instauration magna" süreci geçirdiği gözlemlenen Sayın Mümtaz'er Türköne'nin 6 Haziran tarihli Zaman'da neşretmiş olduğu "Türk Kanı ve Kangal" başlıklı ibretamiz ve maalesef içinde sağlam bilgi kabilinden birşey göze çarpmayan köşe yazısında herşey birbirine karışmakla kalmamış, daha da fenası, guya milliyetçilik eleştirisi iddiası ile başlayan yazı, seviyesizleşen bir hakaret ile en dibe vurmuştur. Maalesef; çünkü, akademik ünvanlı bir zatın dipnotsuz, referanssız bir gazete köşe yazısında bile bütün müktesabatının görülmesi gerekir. Heyhat! Sn. Türköne kendisiyle beraber ünvanını da kaldırıma düşürmüş bulunmaktadır. Ve yine heyhat! Heyhat ki, Sn. Türköne, Türklere sembol olarak, "sürüleri paralayan vahşi kurd"u değil de "sürüleri koruyan köpeği", hem de 'belirli bir köpeği', cessur amma düşük zekalı Kangal'ı salık verirken, "sürü"yü - herhalde işbu sürü de halk, veya millet, yahut devlet, veyahut müesses nizamdan en az biri veya tamamı olmalı - muhafaza ve müdafaa edenleri hangi edna ve müptezel sıfatlarla muttasif kıldığını iyice düşünmüş olmalı; yoksa düşünmedi mi? Her iki halde de çok yazık! Ancak, en azından şimdilik, yine de iyimserliği ve ihtiyatkarlığı elden bırakmak istemiyor, bir "bilim adamı" bu kadar boş şeyleri ardarda yazamaz diyor ve Sn. Türk'öne'nin olsa olsa ancak uykulu gözlerle bu satırları te'lif ettiğine ve ayık gözler ve açık bir zihin ile kontrol edemeden acele baskıya yetiştirmek üzere gazeteye göndermek mecburiyeti neticesi böyle bir sıkıntıya duçar olduğuna; veya, son bir ihtimal olarak da, bir mürettip kastı ve/ya cinayeti ile karşı-karşıya bulunduğumuza inanmak istiyorum...Her ne hal ise; nasıl olsa yakında belli olacaktır ümmid ederim.
Yazıyı PDF dosyası olarak indirmek için tıklayınız. [ Boyutu: 206,82 KB ]
BU DİZİDEKİ YAZILAR
Laiklik ve Sekülerlik: II
Laiklik ve Sekülerlik: I
Laiklik ve Sekülerlik: III
Laiklik ve Sekülerlik: IV
Laiklik ve Sekülerlik: V




Copyright ©2006-2024, Durmuş Hocaoğlu

Sitede yayınlanmakta olan yazılar kaynak göstermek şartıyla kullanılabilir.

Anasayfa  |  Biyografi  |  Kitaplar  |  Yazılar
Bildiriler  |  Röportajlar  |  İletişim